Her yıl İstanbul’a milyonlarca yerli ve yabancı turist geliyor. Özellikle yabancı turistler için İstanbul tarihi yapıları ayrı bir ilgi odağı. Bu eserleri yıllar boyunca koruma ve muhafaza görevi ise büyük bir insanlık görevi. Bu bağlamda Alman çeşmesi özellikle dönemin Osmanlı-Alman İmparatorluğu ilişkileri açısından önemli bir nokta. Alman kayzeri 2. Wilhelm 1898 yılındaki Osmanlı’ya olan ziyaretinden sonra çok sevinmiştir. Bunun üzerine İstanbul halkına bir çeşme yaptırmaya karar vermiştir.
Alman Çeşmesi Tarihi
Alman Çeşmesi 1899 yılında yapımına başlanmış ve 1901 yılında yapımı Almanya’da tamamlanmıştır. Aslında 1900 yılında bitirilmesi düşünülen eser tamamlanamamıştır. Hatta 1900 yılında bitirilmesinin düşünülmesinin sebebi Sultan 2. Abdülhamid’in tahta çıkışının 25. seneyi devriyesine yetiştirilmeye çalışılmasıydı. Almanya’da tamamlanan bu çeşme Osmanlı imparatorluğuna getirilerek yerleştirilmiştir. İstanbul’da görülecek tarihi yapılar dendiğinde ilk akla gelenlerdendir. Özellikle 1. Dünya savaşı öncesi Osmanlı-Alman İmparatorluğu ilişkileri bağlamında önemli bir eserdir.
Alman Çeşmesi bilindiği üzere Sultan Ahmet Meydanı’na dikilmiştir. Dikilme esnasındaki tören büyük bir kalabalık ile coşkulu bir şekilde yapıldı. Mimari yapısı Neo-Bizans nüveleri içermektedir. Bu bağlamda aslında dikilmiş olduğu Roma-Bizans hipodromuna mimari bir bağ kurmaktadır. Bulunduğu meydanın mimari prensiplerine yıllar sonra yapılmış olmasına rağmen uymuştur. Ancak yine de unutulmamalı ki çeşmenin yapımı Alman kültürünün bir ürünüdür. Bu bağlamda Alman Çeşmesi dönemin Alman İmparatorluğu’nun anıt bilinci açısından ayrı bir öneme sahiptir. Alman Çeşmesi yapıldığı yıldan beri sağlam kalmıştır.
Alman Çeşmesi Mimari Özellikleri Nelerdir?
Alman Çeşmesi’nin mimarı Max Spitta’dır. Ancak eserin tasarımı 2. Wilhelm’in yaptığı tasarım çizimleri ile 1898 yılında başlamıştır. Tüm süreç tamamlanana kadar Max Spitta 2. Wilhelm’in kontrolünde ilerlemiştir. Max Spitta hakkında pek fazla birinci dereceden yazılı kaynak yoktur. Mimar hakkındaki bilgiler yaptığı eserlerden ve dönemin sanatçılarının yazmış olduğu ansiklopediler faydalanılmaktadır.
Eserin tasarımı süreçte baya bir değişmiştir. Bunu Alman Kültür Bakanlığı’nın elinde olan çizimlerden anlıyoruz. Başlangıçta daha sivri ve küçük bir yapıda tasarlanmıştır. Sonrasında ise abdest alınabilecek yerler ve depo düşünülerek tasarım büyütülmüştür. Görünüm olarak ne tam Avrupa çeşmesi nede tam Osmanlı çeşmesidir. Bezemeler açısından Alman Çeşmesi’nde 2 temel grup vardır.
Birinci grup kubbe içindeki yer döşemesindeki mozaikler ve kemerlerindeki cam bezemeler. Kemerlerini bağlayan bölgelerde ayriyeten birer tane madalyon vardır. İkinci grup ise sütun kaidelerindeki ile başlıklarındaki muslukların tunç kaplamalarıdır. Şekil olarak ise sekizgendir. Kubbe içindeki bezemelerde 2. Abdulhamid’in tuğrasını ve 2. Wilhelm’in baş harflerini görürüz. Genel bağlamda Neo-Bizans tınılarına sahip bu yapı gerçekten tarihin önemli eserlerindendir. Strüktürel yapısı ise Kayzerin inandığı kutsal bir formdadır diyebiliriz.
Alman Çeşmesi’nin Yeri Nerededir?
Alman Çeşmesi’nin yeri hakkındaki çalışmalar yapımına karar verildikten hemen sonra başlamıştır. Hipodroma yapılmasına karar verildikten sonra bölgedeki ağaçlandırma tamamlandı. Sonrasında ise temeli atılmıştır. Alman Çeşmesi’nin yapılmasında iki temel konu baskındır. Birincisi eser İstanbul halkına bir hediye amaçlıdır. İkincisi ise bir meydana uygun düşünülmesidir. Çeşmenin dikileceği tarihe kadar yeriyle ilgili çalışmaların hepsi tamamlanmıştır. Şuanda da olduğu gibi Alman Çeşmesi Sultanahmet meydanında 1. Ahmet Türbesi’nin karşısındadır. İstanbul’daki tarihi yapıların en önemlilerinden biri olan Alman Çeşmesi’ne ise ulaşım gayet kolay. Sizde İstanbul seyahatinizde yolunuz Sultanahmet’e düşerse bu eseri görmeden geçmeyin!
Alman Çeşmesi Koordinatları: 41°00’25” Kuzey 28°58’ 46” Doğu
Türkiye’nin her yerinde dilediğiniz tekneyi özgürce kiralamak için tekne kiralama platformu Teknevia’yı inceleyin!